27 Ocak 2012 Cuma

Ölüm Üzerine Anlık 27.01.12

Farkında olmadan ölümle her an yan yana yaşıyoruz. Çizginin diğer ucuna geçtiğimizde “ölmüş” oluyoruz diğer tarafında “canlı”. İnternet bazlı sosyal yaşamın olmadığı zamanlarda geride bir eser bırakabilmiş olanlar, o eserler okunarak hatırlanırdı. O kişiyi şahsen tanıyan tanımayan herkes okur ve bir anlamda yaşatırlardı. Fakat bu eserlerin, hiçbir zaman okunan kişi tarafından bir insanın elinden çıkmış olduğu gerçeği hissedilmez. Evet birileri yazmıştır ve o kişi şuan yoktur, bunun bilincindedir okuyucu fakat her satırında bunu hissedemez çünkü resmidir, çünkü üstünde düşünülerek yazılmıştır, çünkü “yapaydır”. İnternet bazlı sosyal medya ile beraber, bütün insanlığın tek tek her birinin, anlık duyguları ve bu duyguların taşıyıcıları cümleleri kaydediliyor. Ölümünden 2 gün önce yazdığı küçük bir cümle bizi (beni) yazmış olabileceği bir kitaptan daha çok etkiliyor. Her bir insanın birçok anı insanlığın ortak hafızasına kaydediliyor ve bir kez daha ölümle ne kadar yan yana yaşadığımızın “farkına” varmamızı sağlıyor. Fakat bu farkındalık da doğamızın bir getirisi olarak, geçici oluyor.